Çözüm Sürecinde Tunceli 'YeşiL Ekonomi' ile Zenginleşir

Çözüm Sürecinde Tunceli 'YeşiL Ekonomi' ile Zenginleşir

TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, terörün etkisiyle yoksulluk kıskacına giren Tunceli için tek çözümün organik tarım, hayvancılık ve turizm sektörleri olduğunu söyledi.

BASIN BÜLTENİ
13 Kasım 2014
 
TURKon/BAS/14-43
 
 
ÇÖZÜM SÜRECİNDE TUNCELİ ‘YEŞİL’ EKONOMİYLE ZENGİNLEŞİR
 
TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, terörün etkisiyle yoksulluk kıskacına giren Tunceli için tek çözümün organik tarım, hayvancılık ve turizm sektörleri olduğunu söyledi.
 
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Tunceli Sanayici ve Girişimcileri Derneği (TUSGİD) ve Fırat Kalkınma Ajansı’nın birlikte hazırladığı “Bölgesel Kalkınmada Yerel Dinamikler: Tunceli Modeli ve 2013 Senaryoları” başlıklı rapor, İstanbul Taksim Hill Otel’de düzenlenen toplantıyla tanıtıldı. TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, toplantıdaki konuşmasında raporu değerlendirirken, farklı bir ekonomik kalkınma modeline ihtiyaç duyan Tunceli’de ‘yeşil’ olarak adlandırılabilecek sektörlerin desteklenmesi gerektiğini söyledi. Onatça, “Tunceli’nin ekonomik kalkınması açısından organik tarım ve hayvancılık, kültür, doğa, inanç, sağlık gibi farklı turizm türleri ve çevre turizmi gibi sektörler ön plana çıkıyor. Bu sektörlerin gelişmesiyle Tunceli’de kişi başına gelir seviyesinin yükselmesi ve Türkiye ortalaması ile arasındaki farkı ciddi biçimde daraltması mümkün olacak” dedi.
 
‘DERSİM’ DEMEK ‘ÇÖZÜM’ DEMEK
 
Konuşmasına “Biz Tunceli’mize ‘Dersim’ deme kararı almıştık. Çünkü biliyorduk ki Dersim demek ‘Çözümden yanayım, barıştan yanayım’ demekti. Biz, Dersim demeye devam ediyoruz, edeceğiz” sözleriyle başlayan Süleyman Onatça, barış, huzur ve demokrasi olmadan yatırım, gelişme, kalkınma ve hatta yaşamdan bahsedilemeyeceğini vurguladı. Hazırlanan raporla, Tunceli’nin ‘röntgeni’ni çektiklerini kaydeden Onatça, “Dersim’in değerlerini, yatırım imkanlarını, tehditleri, fırsatları gözler önüne serdik. Tunceli’de gerçekleştirdiğimiz çalıştay, yürüttüğümüz anketler ve birebir görüşmeler, burası için uygun kalkınma modelinin, “yeşil ekonomi” olabileceğine işaret ediyor. Tunceli, tarihten günümüze kadar çeşitli uygarlıklara şahit olmuş, hem kendine özgü coğrafyası hem de inancı ve kültürüyle Türkiye’de eşsiz bir konumda. Tunceli şimdiye kadar yapılan çalışmalarda esas olarak siyasi bağlam içerisinde ele alınmış, ekonomisi ikincil planda kalmış” diye konuştu.
 
AYRI BİR YERDE TUTULMALI
 
Tunceli’nin, Türkiye’nin bölgesel kalkınma araştırmaları alanında ayrı bir yerde tutularak incelenmesi gereken özel bir il olduğunu kaydeden Onatça, şöyle devam etti: “Tunceli’nin ekonomik imkanları, doğal ve beşeri kaynakları başka illerimizden farklı bir kalkınma modeline işaret ediyor. Bu modelin gerçekleştirilebilmesi için ‘yeşil’ olarak adlandırabileceğimiz sektörlerin Tunceli’de desteklenmesi gerekiyor.
 
Tunceli’nin ekonomik kalkınması açısından organik tarım ve hayvancılık, kültür, doğa, inanç, sağlık vb. farklı turizm türleri ve çevre turizmi gibi sektörler ön plana çıkıyor. Bu sektörlerin gelişmesiyle Tunceli’de kişi başına gelir seviyesinin yükselmesi ve Türkiye ortalaması ile arasındaki farkı ciddi biçimde daraltması mümkün olacak. Ancak Tunceli modelinin hayata geçmesi ve başarılı olması için yerel aktörlerin kendi içlerindeki uyumun sağlanması ve ardından yerelin tercihleri ile ulusal politikaların uyumlulaştırılması geliyor.”
 
1938’İN İZLERİ SİLİNMEDİ
 
“Bölgesel Kalkınmada Yerel Dinamikler: Tunceli Modeli ve 2013 Senaryoları” başlıklı raporu hazırlayan Doç. Dr. Ümit İzmen ise sunumunda, Tunceli’nin toprak, yer altı kaynakları ve beşeri sermaye açısından zengin olmadığı, terör çatışmaları yüzünden imaj sorunu yaşadığı, yoksulluk oranının çok yüksek olduğuna dikkat çekti.  “Tarihsel olarak bölgeye dönük izlenen ‘ıslah etme’ politikaları, halk ile merkezi yönetimleri karşı karşıya getirmiştir. Dersim Tertelesi olarak bilinen 1938 olayları, Tunceli’de yaşayanlarda etkileri silinmemiş izler bırakmıştır” ifadesine yer verilen raporda, ilde hakim olan sol siyasetin sermaye karşıtı tutumunun da girişimciliğin gelişmesine engel olduğu kaydedildi. 
 
HES PROJELERİNE DİKKAT
Tunceli’nin kalkınmasına yönelik önerilerin sıralandığı raporda, “HES projeleri için karar verilirken, bölgenin turizm eksenli gelişme potansiyeli, doğal yapı, milli parklar ve kültürel değerler üzerindeki etkileri ve bölgede yarattığı hassasiyet mutlaka göz önüne alınmalıdır” denildi. Raporda,  ayrıca köylere geri dönüşlerin, etkin sonuç üretecek yöntemlerle teşvik edilmesi gerektiği belirtildi.
 
 
TÜRKONFED HAKKINDA:
 
Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED)“TÜRKONFED; Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesini sağlamak ve rekabet gücünü artırmak, sanayileşme perspektiflerini belirlemek, kamu reformu ve yerel yönetimler konusundaki çalışma ve uygulamaları izlemek, bölge ve sektörlerde girişimci örgütleri desteklemek amacıyla faaliyetini sürdürmektedir. TÜRKONFED, bünyesindeki 20 federasyon altında toplanan 142 dernek ile 208 milyar dolarlık iş hacmine sahip, 1 milyonu aşkın kişiye istihdam sağlayan, 65 milyar dolardan fazla ihracat yapan, 11 binden fazla iş insanını temsil etmektedir. Türkiye’nin bağımsız, tarafsız, gönüllü ve sivil örgütlerinden biri olan TÜRKONFED, iş dünyasının sorunlarına çok sesli, tarafsız ve yapıcı bakış açısıyla yaklaşmakta, çözüm önerileriyle sektörel ve ulusal ekonomi politikalarının oluşturulmasına destek olmaktadır. Bu bağlamda, ekonominin bölgesel ve sektörel perspektiflerini karar mercilerine aktararak Türkiye ekonomisinin gelişmesi için çalışmakta ve iş dünyasının uluslararası entegrasyonuna ve rekabet gücünün artırılmasına yardımcı olmaktadır. TÜRKONFED çatısı altında; İstanbul, Batı Anadolu, Marmara ve Kuzey Anadolu, Trakya, Orta Karadeniz, Doğu Karadeniz, İç Anadolu, Güney Ege, Batı Akdeniz, Doğu Akdeniz, Çukurova, Doğu ve Güneydoğu Anadolu, Güneydoğu, Zafer, Dicle ve Fırat Sanayici ve İşadamları Federasyonlarının yanı sıra Sektörel Dernekler Federasyonu, Türkiye Seramik Federasyonu ve Yapı Ürünleri Üreticileri Federasyonu bulunmaktadır. www.turkonfed.org”
 
Detaylı bilgi için:
 
Communication Partner
 
Handan Şahin | 0507 695 73 30 | handansahin@cpartner.com.tr
 

Paylaş: