Öncü Göstergelerde 4. Çeyrekte Yavaşlama

Öncü Göstergelerde 4. Çeyrekte Yavaşlama

Ekim ayında PMI, 50 seviyesinin üstünde kaydedilse de Eylül ayında gerçekleşen 52,5 seviyesinden 51,2 seviyesine düşüş göstererek büyümenin ivme kaybettiğini gösterdi. PMI verileri ayrıca Ekim ayında küresel boyutta boy gösteren tedarik zinciri sorunlarının Türk imalat sektörünü olumsuz etkilemeye başladığına işaret ediyor.  

Ekim ayında imalat sanayi sektörlerinde teslimat süreleri uzarken ve bu gecikmelerin çoğu sektörde Eylül ayına kıyasla daha da belirginleştiği bir tablo mevcut. Bunun sonucu olarak enflasyonist baskıların artması ve üretim hacminin azalması söz konusu. PMI raporuna göre de sadece iki sektörde -giyim ve deri ürünleri ile gıda ürünleri- üretim artışı yaşanırken, özellikle ağaç ve kağıt ürünleri ile elektrikli ve elektronik ürünler sektörlerindeki yavaşlama dikkat çekti. Geçtiğimiz ay yayımlanan IMF "Dünya Ekonomik Görünümü" raporunda da ABD’ye ilişkin büyüme tahmini tedarik zinciri sorunları nedeniyle aşağı yönlü revize edilmişti. PMI anketinin ihracat siparişleri ve istihdam alt endekslerinde devam eden artış olumlu olurken, son çeyreğe girerken arz sıkıntıları ekonomik aktivite üzerinde risk oluşturmaya devam ediyor.

Grafik 1: Sektörlere Göre Ekim Ayı PMI Endeksi 

Kasım ayında mevsimsellikten arındırılmış¸ reel kesim güven endeksi (RKGE-MA) bir önceki aya göre 2,0 puan azalarak 111,3 seviyesinde gerçekleşti. Genel gidişat ve arz sıkıntılarına paralel olarak gelecek üç aya ilişkin üretim hacmi ile mevcut mamul mal stokuna ilişkin alt göstergeler endeksteki azalışta rol oynadı. Mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0,3 puan azalarak %77,5 seviyesinde gerçekleşti.

    

          Grafik 2: Reel Kesim Güven Endeksi ve KKO (%)                        Tablo 1- İktisadi Yönelim İstatistiklerine İlişkin Endeksler Kaynak: TCMB 

Tüketici güven endeksi ise Ekim ayında bir önceki aya göre %3,6 oranında azalarak 76,8 oldu. Bloomberg tüketici güven endeksi de aylık %17,5 azalma ile tarihin en düşük seviyesine geriledi. Düşüşte, yükseliş gösteren döviz kurları ve enflasyon eğilimi temel nedenler olarak öne çıkıyor. Krediler tarafında tüketici kredileri geçmiş dönem ortalamasına yakın seyrederken ticari krediler geçmiş dönem ortalamalarının altında seyrediyor. Diğer taraftan ticari kredilerde son dönemde hafif bir artış söz konusu. 22 Ekim haftasında da kredi kartı harcamaları artış eğilimini sürdürüyor. 4 haftalık ortalama kredi kartı harcamaları geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre %54,6 artarak 36,5 milyar TL oldu. Kredi kartı harcamalarının artış göstermesi iç talebin güçlü olduğunu gösterse de mevcut artış hane halkının alım gücünün düşmesiyle ödemelerini kredi kartına yönlendirdiğinin de bir göstergesi olabilir. 

 

Grafik 3: 4 Haftalık ortalama kredi kartı harcamaları                               Grafik 4: Aylara Göre TÜİK ve Bloomberg Tüketici Güven Endeksi

Sonuç olarak mevcut göstergeler dördüncü çeyrek başında ekonomik aktivitenin ivme kaybettiğine işaret ediyor. Üçüncü çeyrek büyüme verileri 30 Kasım’da açıklanacak. Kuvvetli seyreden ekonomik aktiviteye paralel üçüncü çeyrekte büyümenin bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %6-7 bandında olması bekleniyor. Yılsonu büyüme beklentimiz %9 ile piyasa beklentisine paralel bulunuyor.


Grafik 5: 13 Haftalık Yıllıklandırılmış Kredi Büyümesi, KEA                             Grafik 6: Kredi Büyümesi (Yıllık, Kur Etkisinden Arındırılmış, %)


Paylaş: