2053 Net Sıfır: Türkiye’nin Geleceğe Yolculuğu

2053 Net Sıfır: Türkiye’nin Geleceğe Yolculuğu

2015 Paris İklim Anlaşması ile küresel ısınma konusunda somut bir hedef ortaya çıktı. En son IPCC raporu 2050 yılında net sıfır hedefi konusunda mesafe alınmasının ortalama 1,5 derece sıcaklık artışı sınırına erişmek için elzem olduğunu ortaya koydu. Bu hedefe ulaşmak için gezegenimiz üzerinde alıştığımız yaşam biçimimizi, kullandığımız evlerden otomobillere, enerji kaynaklarından üretim süreçlerine değiştirmemiz gerektiği konusunda ortada bir uzlaşı var. Peki ama nasıl?


2015 Paris İklim Anlaşması ile küresel ısınma konusunda somut bir hedef ortaya çıktı. En son IPCC raporu 2050 yılında net sıfır hedefi konusunda mesafe alınmasının ortalama 1,5 derece sıcaklık artışı sınırına erişmek için elzem olduğunu ortaya koydu. Bu hedefe ulaşmak için gezegenimiz üzerinde alıştığımız yaşam biçimimizi, kullandığımız evlerden otomobillere, enerji kaynaklarından üretim süreçlerine değiştirmemiz gerektiği konusunda ortada bir uzlaşı var. Peki ama nasıl?

Türkiye’nin toplam sera gazı emisyonundaki son istatistik 2019 yılında 506.1 MtCO2 Eşdeğeri...Türkiye, COP26 Referans Senaryosu 2030 yılında bu salınımın 792.7 MtCO2 Eşdeğer olacağı tahmininden hareketle %21 azalışla 625.0 MtCO2 Eşdeğer’e ineceği beyanında bulunuldu. İstanbul Politikalar Merkezi(1)  araştırması 2030’da 357.6 MtCO2 Eşdeğer %55 indirim ve 2050 yılında Net Sıfır Senaryosu öngörüyor. Türkiye, son olarak 2053 Net sıfır taahhüdünde bulundu.

Grafik-1: Sera Gazı Emisyon Senaryoları



“İklim Değişikliği” Konusunun Ekonomik Arka Planı(2)  Şirketler Kesimini Yakından İlgilendiriyor.

Türkiye’nin iklim değişikliğine yönelik yaklaşımını etkileyen iki önemli gelişme oldu. Bunlardan ilki ve önemli bir itici kuvvet özelliği taşıyan gelişme Avrupa Birliğinin Aralık 2019’da açıkladığı “AB Yeşil Mutabakat (AYM) çerçevesine karşılık olarak “Yeşil Mutabakat Eylem Planı”nı(3) hazırlayan Türkiye, bu ivme ile Ekim 2021’de Paris Anlaşmasını TBMM’den geçirerek onayladı ve bu arada 2053 yılı için net-sıfır emisyona ulaşma hedefini ilan etti.

Avrupa Komisyonunun Temmuz 2021’de Paris iklim Anlaşması ile uyumlu olarak açıkladığı “55’e Uyum” (Fit For 55) paketi ile gündeme gelen “Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM)” ihracatının yüzde 45’ini Avrupa Birliği ülkelerine yapan Türkiye için önemli bir rekabet kısıtı potansiyeli taşıyor. Benzer bir uygulamanın tüm G7 ülkelerine yaygınlaşması ile Türkiye’nin toplam ihracatının yüzde 60’ı için benzer bir rekabet kısıtından bahsetmek imkan dahiline girecek. Türkiye, AB’nin SKDM uygulamasının başlangıç versiyonundan 2026 itibariyle en olumsuz etkilenecek üç ülkeden bir tanesi konumunda. Diğer ülkeler Rusya ve Çin. SKDM, Türkiye’nin uluslararası rekabet gücünü doğrudan olumsuz etkileyecek.

İlk aşamada Türkiye’nin çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre ve enerji ihracatında üretim süreci kaynaklı karbon salım tutarı dikkate alınarak Avrupa Birliğindeki firmalar tarafından üretilen aynı ürünün tabi olduğu karbon fiyat mekanizmasına tabi tutulacak. Efektif olarak bakıldığında, Türk firmaları SKDM ile bir tür karbon vergisi ödemek zorunda kalacak.

Türkiye’nin AB’nin “Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması (SKDM)” Dışında Kalabilme Şansı Yoktur.

Yapılan düzenlemeye göre, eğer Türkiye’de Avrupa’da olduğu gibi bir karbon fiyatlaması yapılıyor ve Türk firmaları bu maliyete katlanarak üretim yapıyorlarsa, Türkiye’de ödedikleri karbon fiyatını, sınırda SKDM çerçevesinde ortaya çıkan tutardan mahsup edebilecekler. Bu düzenleme aslında Avrupa Birliği sınırları içinde uygulanan “Emisyon Ticaret Sistemi (ETS)” uygulamasını başka ülkelere ihraç etmek için tasarlanmış bir mekanizma esas itibariyle. Türkiye’de bir ETS uygulaması ve karbon fiyatı yoksa, ödeme, Türkiye’ye değil, doğrudan Avrupa Birliği’ne yapılacak.

Türkiye’de Karbon Fiyatlamasına Dair Yasal Bir Altyapı Hazırlığı Yapılmış Olmasına Rağmen Henüz Bir “Emisyon Ticaret Sistemi” (ETS) Yürürlüğe Konmamıştır.

Mevcut durumda Türkiye’nin “çevre vergisi” adı altında ifade edilen ve ağırlıklı olarak ulaştırma (akaryakıt üzerinden alınan vergiler) ve elektrik tüketimi üzerinden alınan vergilerin toplamı 2019 yılında GSYH’nin yüzde 2,22’si civarındadır ve toplam vergi gelirlerinin de yüzde 9,6’sını oluşturmaktadır.

Ancak bu vergilerin tutarlı bir şekilde fosil yakıtları doğrudan hedeflemesi ve hatta Türkiye’nin fosil yakıtlara sağladığı doğrudan ve dolaylı desteklerin toplamının GSYH’nin yüzde 17’sini bulması Türkiye’nin iklim odaklı bir karbon fiyatlandırma mekanizması olmadığını göstermektedir.

Detayları Temmuz 2021’de açıklanmış olan SKDM, AB tarafından 2026’da uygulamaya konması beklenmektedir. Gerek AB pazarının Türkiye’nin ticaretindeki önemli yeri, gerekse SKDM benzeri uygulamaların yaygınlaşma olasılığı Türkiye’nin kendine özgü bir karbon fiyatlama mekanizmasını geç kalmadan devreye alması ihtiyacını doğurmaktadır.

Böylesi bir sistemin işler hale gelebilmesi ve SKDM ile uyumlu olabilmesi için ürün bazında karbon içeriğinin hesaplanmasına ilişkin bir yaklaşımın benimsenmesi gerekmektedir. Türkiye’de yürürlükte olan “Sera Gazı Emisyonlarının İzlemesi, Raporlanması ve Doğrulanmasına (MRV)"(4)  ilişkin çerçeve tesis bazında emisyonlara ilişkin önemli bir kayıt mekanizması olup, emisyon ticaret sistemi için önemli bir başlangıç noktası oluşturmaktadır. Ancak sistemin ürün bazında emisyonların takibi için güncellenmesi gerekmektedir.

Türkiye’de “Karbon Fiyatlandırma” Çalışmaları “Karbon Piyasalarına Hazırlık Ortaklığı”(5)  Çerçevesinde Ele Alınmıştır.

Türkiye’de henüz yürürlükte olan bir karbon fiyatlandırma mekanizması bulunmamakla beraber, Dünya Bankası tarafından desteklenen ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen PMR Projesi (Partnership for Market Readiness) Karbon Piyasalarına Hazırlık Ortaklığı) kapsamında, Türkiye için en maliyet etkin karbon fiyatlandırma mekanizmasına geçilebilmesine yönelik gerekli altyapı tasarım çalışmaları yürütülmüştür. 2 faz altında gerçekleştirilen çalışmalarda çeşitlii hususlara odaklanılmıştır.

21-25 Şubat 2022 Tarihlerinde Konya’da Düzenlenen “İklim Şurası” Nın Hedefleri, Amaçları Ve Çıktılarını Aşağıdaki Şekilde Sıralamak Mümkündür.

Ülkemizin 2053 net sıfır hedefi ve yeşil kalkınma politikası doğrultusunda tüm paydaşların katılımıyla “İklim Şurası” nın hedef, amaç ve beklenen çıktıları şunlardır:

1) Şuranın Hedefleri:

    • Yeşil Kalkınma politikası doğrultusunda iklim kanunu taslağı ve diğer mevzuat için politika önerilerinin geliştirilmesi

    • Sera gazı emisyonlarının azaltılması ve iklim değişikliğine uyum bağlamındaki sektörlerin stratejik hedeflerinin belirlenmesi

    • Kurumların öncelikli eylemlerinin belirlenmesi

2) Şura Amaçları

    • İklim değişikliği ile mücadele konusunda geliştirilecek mevzuata katkı sağlanması,

    • Sera gazı emisyon azaltımı ve İklim değişikliğine uyum sağlanması

    • Sektörel stratejik hedeflerin belirlenmesi

    • Kurum ve kuruluşların öncelikli eylemlerini içeren yol haritasının oluşturulması

3) Şura Çıktıları:

    • Şura sonuç bildirgesi: 2053 net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda öngörü

    • Her şura komisyonunda mevzuat, politika, sektörel strateji ve öncelikli eylem açısından 20-30 karar

  • Söz konusu kararlar “Ulusal Katkı Beyanı (NDC)” ile “Uzun Dönemli İklim Değişikliği Stratejisi ve Eylem Planı” hazırlığına yol gösterici olacaktır.

“İklim Şurası Komisyonları” itibariyle aşağıdaki şekilde örgütlenmiştir:

    1. SERA GAZI AZALTIM POLİTİKALARI – 1 Enerji, Sanayi, Ulaştırma

    2. SERA GAZI AZALTIM POLİTİKALARI – 2 Azaltım (Atık, Tarım, Binalar), Yutak Alanlar (Tarım Su Kütleleri-Ormanlar)

    3. KARBON FİYATLANDIRMA VE EMİSYON TİCARET Karbon Fiyatlandırma Araçları (Vergi, ETS), Gönüllü Karbon Piyasası, AYM Sınırda Karbon Düzenlemesi-

    4. SİSTEMİ YEŞİL FİNANSMAN ARAÇLARI Yeşil Tahvil-Bono, Çok Taraflı Kalkınma Bankaları Kredileri, Bölgesel ve İkili İş birlikleri -Teşvikler, Garantiler ve diğer destek mekanizmalar- Sürdürülebilir Finans Çerçevesi, AB Taksonomisi

    5. İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE UYUM -Tarım, Su Yönetimi, Yeraltı Su Kaynakları, Gıda Güvenliği, Arazi Yönetimi, Doğa Temelli Çözümler -Biyo-Çeşitlilik, Sağlık, Ormancılık, Hayvancılık, Balıkçılık

    6. YEREL YÖNETİMLER Kentsel Altyapı, Afet Yönetimi (Risk Yönetimi, Kriz Yönetimi), Kayıp Zarar

    7. GÖÇ, ADİL DÖNÜŞÜM, DİĞER SOSYAL POLİTİKALAR İklim adaleti (Kömür işçileri vb.), cinsiyet eşitliği, geçici koruma altında yaşayanlar

"İklim Değişikliği” Yasasının Hazırlanması Doğrultusunda, Meclis Araştırma Komisyonu, Raporunu Yayınlamıştır.

Şura Komisyon Toplantısında bahsedilen ve 31 Aralık 2021 tarihinde paylaşılan “Küresel İklim Değişikliğinin Etkilerinin En Aza İndirilmesi, “Kuraklıkla Mücadele ve Su Kaynaklarının Verimli Kullanılması İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonu Raporu” nun ilk 188 sayfası bürokratik sürece ilişkin bilgileri, esas metin 189. Sayfadan itibaren ise esas inceleme ve çözümleme kısımları yer almaktadır(6). 

İPM-İKV-TEPAV ORTAK ÇAĞRISI: Türkiye En Geç 2035'te Kömürden Çıkmalı! 

İstanbul Politikalar Merkezi (İPM), İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV), Türkiye’yi 2053 hedefine en hızlı şekilde ulaştırabilecek ve bunun yanında pek çok eş fayda ile kalkınma politikalarına destek verebilecek en öncelikli adımı olan en geç 2035’e kadar kömürden kademeli çıkışı vurguladılar.


Ülkemizde GSYH Başına Sera Gazı Salınımı 1997-2019 Arasında Her Yıl %1.55 Gerilemiştir. Türkiye’nin GSYH Başına Sera Gazı Salınımı AB Ülke Değerlerine Yakındır:

Grafik-2



Dünyada açık ara karbon emisyonu şampiyonu Çin Halk Cumhuriyeti’dir:

Grafik-3



Dipnotlar

1-Türkiye'nin Karbonsuzlaşma Yol Haritası: 2050'de Net Sıfır

Türkiye’nin, Paris Anlaşması'na uygun olarak küresel sıcaklık artışını 1,5 derecenin altında tutmak amacıyla ekonomisini 2050'ye kadar karbonsuzlaştırmak için nasıl bir dönüşümden geçmesi gerektiğini ortaya koyan ve Kasım 2021’de başlıca sonuçlarını Yönetici Özeti ile duyurduğumuz "Türkiye'nin Karbonsuzlaşma Yol Haritası: 2050'de Net Sıfır" başlıklı rapor tam metin olarak yayımlandı. 

2-“İKLİM ŞURASI” için TEPAV’ın hazırladığı “KARBON FİYATLANDIRMA VE EMİSYON TİCARET SİSTEMİ KOMİSYONU ÖN DEĞERLENDİRME RAPORU” 12 Ocak 2022

3-T.C. Ticaret Bakanlığı, Yeşil Mutabakat Eylem Planı 2021

4-SERA GAZI EMİSYONLARININ TAKİBİ HAKKINDA YÖNETMELİK Resmî Gazete Tarihi: 17.05.2014 Resmî Gazete Sayısı: 29003

5-“TÜSİAD İÇSEL KARBON FİYATLANDIRMA KONUSU ÜZERİNE BİLGİ NOTU” TS/SSP/EÇYM-ÇİDÇG/2022-01 Ocak 2022

6-“KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN ETKİLERİNİN EN AZA İNDİRİLMESİ, KURAKLIKLA MÜCADELE VE SU KAYNAKLARININ VERİMLİ KULLANILMASI İÇİN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLERİN BELİRLENMESİ AMACIYLA KURULAN MECLİS ARAŞTIRMASI KOMİSYONU RAPORU” Aralık 2021



Paylaş: